Nihat BEHRAM

 

Ter'in Türküsü


Gül idim kuruttular
El verdim unuttular
Ayrılık körükleyip
Acımı büyüttüler

Budadılar göz verdim
Sırdaş oldum söz verdim
Filiz filiz yoldular
Kül olmadım köz oldum

Dert saysam dağlar tutar
Çektiğim artık yeter
Bir yanım sıla derdi
Bir yanım gurbet tüter

 

 

Bu tekerleme,Yusuf Ter’in yaşam öyküsünü,duygularını,düşlerini,özlemlerini,acılarını işlemeye çalıştığı şiirlerini okurken,dilimde dolaşmaya başladı.

……Yusuf Ter,benim de uzun yıllarımın durağı olan Basel’e Anadolu’nun bozkırından, daha

çocuk yaşından gurbetçi olup düşmüş,Ailesi ile birlikte gurbetin acılarını, daha çocuk yaşından solumaya başlamış.Nasıl bir kadermiş ki, ne can dayanır,ne sabır .

..............Kapitalizmin,göçmen işçi ailelerine uyguladığı emek sömürüsü, açık biçimiyle zulüm boyutunda. Yusuf Ter’in daha çocuk yaşında canını dişlemeye başlamış.Ve daha yirmili

Yaşlarında iliklerine kadar sömürdüğü bu insanı,çalışamaz hale getirmiş.Yirmili yaşlarında ve

Emekli bir işçi!

Nasıl olurda bir insanın canı, gencecik yaşında emekli olacak denli acımasızca dişlenir?

İşte o da bu noktada düşünmeye başlamış ve masum bir silahla eylem koymuş: şiirle.

O, bu sesi şimdi,şiirlerde,resimlerde işlemeye çalışıyor.Yaşamındaki yoğun acıyı, her şeye

rağmen yitirmedi,korudu,yaşama umuduyla yoğurarak…

 

Şair Yazar: Nihat Behram